Türk televizyon tarihinin en efsane yapımlarından biriydi Dadı...
Haldun Dormen, Kenan Işık, Gülben Ergen ve Seray Sever'i kadrosunda buluşturan dizi, 3 çocuklu Ömer Bey'in evin dadısı Melek ile yaşadığı komik aşk hikayesini ekranlara taşıdı.
Aradan koskoca 15 yıl geçti. Evin çocukları büyüdü... Ekrandan hiç kopmayan Sinem Kobal geçtiğimiz mayıs ayında Kenan İmirzalıoğlu ile nikah masasına oturdu.
Ortanca çocuk Tolga yani Yaşar Abravaya üniversiteyi bitirdi, IBM'e bağlı Türk Telekom are merkezinde sistem sorumlusu olarak çalışıyor.
Evin en küçüğü Duygu'ya hayat veren Gökçe Bilgebay(Uzuner) ise kendisine bambaşka bir yol çizdi.
Şimdi 25 yaşında olan Gökçe ile 'Dadı' yıllarını ve yeni hayatını konuştuk...
Boncuk boncuk gözleriyle kendisini hemen farkettiren Gökçe Bilgebay kameralarla çok erken yaşta tanışmış:
"6 aylıkken annem beni Neşe Erberk Ajans'a kayıt ettirmiş. Reklamlarda rol aldım, çeşitli katalog çekimlerine katıldım. Bir dönem defilelere de çıktım. Hatta çocuk giyim markasının baş mankenlerindendim."
Gökçe, ilkokulu Atacan Koleji'nde liseyi ise Hacı Mustafa Tarman Lisesi'nde okumuş.
'Beşi bir Yerde', 'Demir Leblebi', 'Kuzgun' dizilerinde rol alan gökçe 9 yaşında geldiğinde 'Dadı'nın kadrosuna dahil olmuş. En büyük yükselişi de bu dizi sayesinde yaşamış...
"Dadı sit-com'du ve Türkiye'de yayınlanan yeni bir formattı. Onu en özel kılan ise oyuncu kadrosuydu. Haldun Dormen, Kenan Işık, Gülben Ergen ve daha bir çok usta oyuncu vardı. Hepsinin kimyası inanılmaz uyumluydu. İnsanlar 'Dadı' sayesinde beni sokakta tanır hale geldi."
Gökçe, set yıllarına ait ufak tefekte olsa güzel anılar hatırlıyor.
"Hafızam pek kuvvetli değil ama Gülben Abla'nın set aralarında okuduğu senaryoları koltuk aralarına, yastık altlarına sakladığını hatırlıyorum. Çekime ara verilir verilmez hemen geri çıkarıp okur, sonra saklardı. sette sıcak bir ortam vardı, sürekli gülerdik."
Gökçe, 61 bölüm boyunca birlikte kamera karşısına geçtiği ekipten sadece Yaşar Abrava ile görüşüyormuş...
"En son Gülben Ergen'in gündüz programında 'Dadı Özel' bölümü olmuştu. Yıllar sonra ilk kez o gün bütün ekibi bir arada görmüştüm. Yaşar ile ortak arkadaşlarımız var. Yılda bir-iki kez onunla görüşüyoruz. O da tesadüfen..."
'Dadı'dan sonra ufak tefek projelerde yer almış Gökçe, bazı projelerin de seçmelerine katılmış...
"Bazı teklifleri isteyerek geri çevirdim. 'Adını Feriha Koydum'da oynayacaktım. Cansu karakteri benimdi ama olmadı. Neden olmadı bilmiyorum... Eğitimimi ön planda tuttuğum için çok da önemsemedim açıkcası."
Gökçe, Yeditepe Üniversitesi'nden geçtiğimiz şubat ayında mezun oldu.
"Yeditepe'de İngiliz Dili ve Edebiyatı okudum. Şimdi master başvurusunda bulundum. Onun için bekliyorum. Yüksek lisans yapıp bölümünde ilerlemeyi düşünüyorum. Edebiyatı gerçekten çok seviyorum."
Gökçe sadece İngilizce'ye değil Kore diline de çok meraklı!
"2014'te değişim öğrencisi olarak Kore'ye gittim. Onların dilini öğreniyordum. Şubat ayında bir kez daha bu kez dilimi geliştirmek için Kore'ye gittim."
Gökçe, 21 Mart 2014'te düşerek beyin kanaması geçiren ve tedavisi hala devam eden Kenan Işık'ı ziyerete gidememiş...
"Rahatsızlığından dolayı çok üzgünüm. Umarım iyileşir. Uzun süredir doğru - yanlış bir sürü haber çıkıyor. Eminim ailesi için de çok zor. Ailesine sabır diliyorum"
18 yaşına geldiğinde ise Uzuner soyadından vazgeçip, annesinin soyadını almış...
"Baba tarafımla yaklaşık 17 yıldır görüşmüyorum. 18'ime geldiğimde annemin kızlık soyadını aldım. Annem sağolsun babasızlığımı bana hiç hissettirmedi. Dünyalar tatlısı bir anneannem ve mükemmel bir dayım var. Benim ailem onlar. Bir de 4 kedim, 1 köpeğim var bize eşlik eden... Böyle bir aileye sahip olduğum için kendimi çok şanslı hissediyorum"
Meraklısına!
Gökçe Bilgebay için oyunculuk macerası bitmiş değil. Gününbirinde 'neden olmasın?' diyor ve ekliyor:
"Yıllar içinde neler olur bilmiyorum ama mutlu olsam yeter!"
0 yorum:
Yorum Gönder